Monday 4 February 2013

Adam Hurst-Ritual

                                     
                        An absolutely beautiful song,the sound just captivates ones soul...

Anılar...

Zaman ne kadar çabuk geçiyor...Biliyorum klişe bir laf ama bir o kadar da doğru bir laf ne yazık ki... Düşünüyorum da zaman kavramı olmasaydı ne yapardık?.Sadece kendimizi ölçtüğünüz,düzenimizi ona göre kurduğumuz saatler olmazdı belki de.Ama anılar yine teker teker zihnimizde birer tabloya dönüşmeye devam edecekti kuşkusuz. Fakat ya hafızamız olmasaydı,neler değişirdi hayatımızda?

 Anılarımız olmadan yine 'kendimiz' olabilir miydik ? Elimizde tuttuğumuz tuvaller hep aynı ama renkler nasıl da değişiyor...Bazen capcanlı kırmızılarla,pembelerle boy gösterirken,bazen solgun grilere bürünebiliyorlar.Peki bunlar gerçekte ne ifade ediyor?Sadece duvarımıza asacağımız birer süsten mi ibaret? Sığındığımız limanlar mı? Yoksa kaçtığımız fırtınalar mı? Herkese göre değişir bu sorunun cevabı. Bir bireyin kişiliğinin oluşumunda ne kadar etkilidir aslında anılar...Ama bir bireyin kendisi değildir onlar hiçbir zaman,onları değerlendirme şeklidir birey..Boğuştuğumuz ya da tamamen kendimizi bıraktığımız değil,arkamızda bulunan,bize destek olan mavi dalgalar olmalıdır onlar.Bazen bunun ne kadar zor olduğunu biliyorum,bende tam o şekle kavuşturmuş değilim onları.Ama biliyorum bu benim elimde ve benim bakış açımla alakalı bir şey... Yanlış anlaşılmasın,bardağın hep dolu tarafını görün demiyorum.Ne de boş tarafından bakıyorum.Çünkü,en sonunda önemli olan bardağın içindekidir ve onu nasıl değerlendirdiğimizdir.